Ergün Başkaya'nın 31.08.2023 tarihli "Vali Fuat Gürel İle Telefon Sohbetimiz" başlıklı köşe yazısı.
Öğle saatlerine doğru Vali Fuat Gürel Bey aradı ve yarım saate yakın konuştuk.
Oğlunun geçen sene Temmuz ayında geçirdiği trafik kazasının ardından bir yıl sonra çıkan mobese görüntüler ulusal ve yerel basında bir hayli gündem olmuştu.
O konuları konuştuk.
Geçtiğimiz günlerde yine kaleme aldığımız “Kokuşmuşluğa Doğru Giden Yolun Sonu” başlıklı köşe yazımız ile ilgili bazı önemli açıklamalarda bulundu Sayın Gürel.
Telefon sohbetine girmeden şunu yine net bir şekilde belirtelim;
Söz konusu kazaya ait mobese görüntüleri, Karabük önceki Valisi Fuat Gürel gittikten sonra ortaya çıktı ama onun, bunları saklattığı veya baskı altında tuttuğu bir şey değildi.
Kazada vefat eden karı koca eğitimci Portakal çiftinin oğluna da söylediğimiz gibi;
Dava dosyasında baştan bu yana olan o kaza görüntülerini keşke geçen sene basına verselerdi.
Yerel mahkeme bittikten sonra ve kararının adil olmadığına inanan Portakal çiftinin oğlu bu görüntüleri şimdi vermekle pek doğru bir şey yapmadı.
Keşke ama keşke kazadan kısa bir süre sonra basına verselerdi.
Fakat aradan bir yıl geçse bile o kaza görüntüleri haber niteliğini koruduğu için tekrar gündem oldu.
Artık bunun takdirini halk yapsın ve yapıyor da zaten.
Her neyse…
----------OooO----------
Gelelim Sayın Vali Gürel ile telefon sohbetimize.
Sayın Gürel, kazanın yaşandığı andan itibaren çok adil ve tarafsız davranmaya son derece gayret ettiğini ifade ediyor.
Kaza yerine gitmediğini, olayı inceleyen emniyet ile diğer görevlilere müdahale etmediğini ve sürecin başından sonuna temkinli, adil davrandığını söylüyor.
Söylediklerinin büyük bir kısmına katılıyoruz.
Mahkemenin aldığı karar, trafik raporlarında asli ve tali kusurlu konusu ile diğer teknik konuları değerlendirmek istemiyoruz.
Çünkü bilir kişi değiliz.
----------OooO----------
Diğer bir konuysa;
Vali Gürel, kendi döneminde yapılan Çocuk Trafik Eğitim Pistinin yapılması için İçişleri Bakanlığından 81 ile talimat gittiğini ve yerel imkanlar çerçevesinde bu eğitim pistinin yapıldığını söylüyor.
Kardemir’den 750, Marzinc’den 250 ve bir iş adamından da 150 Bin lira alınarak bu trafik eğitim pistinin yapıldığını açıkladı.
Hatta ihale yoluyla yapılsaydı 60 Milyon lirayı bulacak olan bu projenin çok cüzi miktarlarda toplanan paralar ile yapıldığını ifade etti.
----------OooO----------
Bazı cemiyet ve iş insanların bahçeli villalarında yemekler, içkiler, çalgılar, çengiler iddialarına da çok üzüldüğünü ifade eden Sayın Gürel;
Karabük’teki beş yılı aşkın valilik görevinde bazı cemiyet ve iş insanlarının kendisini davet ettiğini ve uygun olan davetlere de icap ettiğini, fakat bu davetlere katılımının beş yılda beşi geçmediğini, özellikle kendi bulunduğu ortamlarda asla içkili bir ortam olmadığını söyledi.
Hiçbir akçeli ve rant işine girmediğini de tüm samimiyetiyle ifade eden Vali Gürel, “Allah şahidimdir bu zamana kadar böyle işler içinde hiç olmadım.” Dedi.
Sayın Valinin bu söylemine, Karabük Valiliği dönemi içinde gerek bu dünyada gerekse ahirette şahitlik ederim.
----------OooO----------
Kendisine bazı sorular da yönelttik.
Konarı ile Yörük köyü civarlarında bir tarım arazisine villalar yapılması için bir iş insanın damadının inşaat şirketine, inşaat yapma izninin İl Özel İdare tarafından verilip verilmediğini sorduk.
Ve kendisi söz konusu araziye villalar yapılması için inşaat izninin verildiğini söyledi.
İl Tarım Müdürlüğünden tarım arazi vasfı taşımadığı yönünde raporların olduğunu, hatta konuyu tarımsal arazileri değerlendiren Toprak Koruma Kuruluna kadar getirdiğini söyleyen Vali Gürel, inşaat izninin tüm yasa ve mevzuatlara uygun olduğunun da altını çizdi.
Bungalov tipi yapılacak yapıların, Safranbolu turizmine de katkıda bulanacağını belirtiyor.
----------OooO----------
Pepe Hakkı olarak tanınan Hakkı Türkmen’in para karşılığı işe adam sokma iddialarından dolayı tutukluluk sürecini de sorduk Vali Beye.
Altı ay bu suçlamalar ile cezaevinde tutuklu kalan Hakkı Türkmen ile ilgili savcılık iddianamesinin Karabük Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildiğini ve belki de hiç mahkemesi olamayabileceğini de söyledik.
O konunun tamamen adli yargı işi olduğunu ve herhangi bir yorumlama yapmak istemediğini belirten Sayın Gürel, o şahıs hakkında bu tür olaylarla ilgili çok sayıda şikayet dilekçesi geldiğini de hatırlattı.
Şükrü Gökkaya'nın gözaltına alınması konusunu da hatırlattık ama hiç bir yorum yapmadı.
----------OooO----------
Velhasıl, Sayın Vali Fuat Gürel Bey çok üzgün.
Kendisi hakkında adeta linç kampanyası yapıldığını, basın ahlak kurallarını taşımayanlar tarafından kötü niyetli bir saldırı içinde olduğunu dile getiriyor.
Telefon sohbetimize konu olan geçtiğimiz günlerdeki yazıda da kendisinin bazı iş insanları ile rant ve çıkar ilişkileri içinde bulunduğu algısı oluştuğunu düşünüyor.
Evet, yazımızda bazı ciddi iddiaları gündeme getirdik.
Ve özellikle ispata muhtaç olduğu için iddia olarak değerlendirilmesi lazım olduğunun da altını çizdik.
Ama kendisinden bir dönem önce Karabük’te başlayan, bazı cemiyet ve iş insanları ile üst düzey bürokratların masa sohbetlerinin de kokuşmuşluğa doğru gittiğini de ifade etmemiz kaçınılmazdı.
Bu kokuşmuşluğu dile getirirken, Vali Fuat Gürel’inde bunun içinde olduğu algısı ortaya çıkıyormuş ve böyle bir algı oluşturma niyetimizin de asla olmadığını açıkça belirtmek isteriz.
----------OooO----------
Demokratik, çağdaş ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de kamu yararına her şeyin araştırılması ve tartışılması gerektiğine inanıyoruz.
Sayın Fuat Gürel’in de beş yılı aşkın Karabük Valiliği dönemi tabi ki özellikle basın tarafından irdelenecek, araştırılacak ve tartışılacak.
Ama…
Doğru bilgiler kamuyla paylaşılmalı.
Hayal ürünü olaylar, kirli bilgiler, gerçekle asla bağdaşmayan konuları birileri gazeteci rolünde gündeme getirirse, işte o zaman Vali Gürel de her vatandaş gibi kendi haklarını adalette arayacaktır.
Sonuç itibariyle Sayın Gürel ile yarım saati aşkın telefon konuşmamızda, ne kadar üzgün olduğunu ve büyük haksızlıklara maruz kaldığını ifade ediyor.
Karabük Net Haber olarak, kimsenin aleti olmayız.
Sayın Vali Gürel’in oğlunun yaşadığı kaza anından bugüne kadar habercilik anlamında, bu olaya sağduyulu ve temkinli yaklaştık.
Asılsız hiçbir suçlamada bulunmadık.
Sonradan çıkan mobese görüntülerini habercilik anlamında değerlendirmelere almadık.
Ve neden almadık..?
Kazada vefat eden çiftin oğluna da söylediğimiz gibi,
Baştan buyana ellerinde olan bu görüntülerin bekletilip, bir yıl sonra basına servis edilmesini işgüzarlık olarak değerlendirdik.
Ne, körü körüne Sayın Gürel’in avukatlığına soyunurcasına basındaki meslektaşımızı suçlarız,
Nede kişisel hırs ve nefret ile körü körüne basın gücümüzü kullanırız.
Gazetecilik kamu görevidir ve sorumluluk ister.
Şahsi düşünceler, şahsi ilişkiler ve şahsi hırslarla yapılan haber ile yazıların, vatandaş nezdinde itibar görmeyeceğini çok iyi biliyoruz.
İnteraktif çağdayız.
İnsanlar her şeyi takip ediyor.
İçinde bulunduğumuz bu zaman diliminde, gazetecilik adı altında kirli bilgiler ve dezenformasyon yolu ile artık hiç kimse kandırılamaz.
