Karabük Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Adem Aydın konuşmasına, “Cumhuriyetin 100. yılı ve tarımsal öğretimin 177.  yılında, 10 Ocak Ziraat Mühendisleri Gününde siz kıymetli meslektaşlarımızla hep bir arada olmaktan dolayı çok mutluyuz. Ziraat Mühendisleri günümüz kutlu olsun. Programımıza katılan İl Müdürümüz Çetin Ayvalık ve siz değerli meslektaşlarımız hoş geldiniz.” diyerek başladı.

Başkan Adem Aydın  “Ülkemizde ilk tarımsal eğitim-öğretim faaliyetleri, 10 Ocak 1846 tarihinde İstanbul’da bugünkü adı ile Yeşilköy semtinde bulunan Ayamama Çiftliği’nde kurulan Mekteb-i Zirai Şahane ile başlamış ve bu tarihten itibaren 10 Ocak Günü’nü kapsayan hafta ülkemizde “Tarım Haftası” olarak kutlanmaktadır.

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de Pandeminin etkisinin azaldığı ancak tüm sektörlerde olduğu gibi tarım sektöründe de büyük tahribatların yaşandığını hep birlikte görmekteyiz, ayrıca bu tahribatlar devam ederken birde Ukrayna-Rusya savaşı tüm dünyayla birlikte ülkemizde daha da derin yaralar açtı.

Dünyada tahıl krizini ve gıda arz problemlerini bu dönemde yaşamaktayız. Bizler tarım sektörünün bir paydaşı olarak bu ve buna benzer krizlerden ülkemizin olumsuz etkilenmemesi veya en az etkilenmesi için; sektör paydaşlarımızla birlikte hareket etmeye her zaman hazır olduğumuzu bir kez daha belirtmek isteriz. Tarım arazilerinin mülkiyet problemi Tarım ve Orman Bakanlığımızın da gündemindedir. “Önce ülkem ve milletim diyenlere açık mektubumuzdur.” Bizce öncelikle yapılması gereken çalışmanın, tarım arzilerinin en önemli sorunu olan ve medeni kanundan kaynaklanan tarım arazileri için miras hukukunun acilen yeniden düzenlenmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Bu çalışmanın hazırlanıp olgunlaştırılabilmesi için, sektör paydaşlarının,  Üniversitelerin ve İlgili sivil toplum kuruluşlarının birlikte çalıştaylar düzenlenmesinin kamuoyu oluşturabilmek adına uygun olacağı kanaatindeyiz.

Gelecekte ülkemizde stratejik öneme sahip olan tarım sektörün sıkıntı yaşamamasının en önemli şartı, Ülkemiz tarım arazilerinin en doğru şekilde kullanabilme kabiliyetine bağlı olduğunu düşünmekteyiz. Ülkemizdeki Tarım arazilerinin verimli bir şekilde kullanımının sağlanması için olmazsa olmaz şartın, tarım arazilerinin hisseli olmasının önüne geçmemiz gerekmektedir. Bunu sağladıktan sonra arazi toplulaştırma çalışmalarının yapılması gerektiğini düşünmekteyiz.

Bu sayede gelecekte tarımsal üretimde sıkıntı yaşanmayacak, kırsala dönüşler hızlanacak, tarım yüksek gelir elde edilen sektör haline gelecektir.  

Ekonomik sıkıntıların halkımızca en geniş hissedildiği sektör tarım sektörü olarak görülmektedir.

Nüfusun artması, küresel iklim değişikliği, su kaynaklarının azalması gibi nedenlerle dünyada her geçen gün tarım ve gıda sektörü daha da stratejik hale gelmektedir. Bu çerçeveden bakarak bitkisel ve hayvansal üretimin oluşturduğu tarımsal üretimin sekteye uğramadan devamlılığının sağlanması amacıyla hızlı, köklü, kalıcı ve uzun vadeli programları ortaya koyarak ülkemizde stratejik öneme sahip olan tarım sektörü için, tarımsal üretim seferberliği başlatmalıyız. 

Bu vesile ile 2023 yılının bu ilk günlerinde, yeni yılın tüm halkımız için sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini ve özellikle tarımsal açıdan da bol ve bereketli bir yıl geçirmemizi temenni ediyoruz” dedi.