CHP’NİN ÇİÇEĞİ BURNUNDA YENİ İL BAŞKANI ERDOĞAN DİNÇEL, CHP’NİN KARABÜK’TE DURUMUNU ANALİZ ETTİ
DİNÇEL, CHP’NİN ARTIK HAK ETTİĞİ OYU ALMASI İÇİN NELER YAPILMASININ ANALİZİNİ ORTAYA SERDİ
ERDOĞAN DİNÇEL’İN, KANAL 78 GENEL MÜDÜRÜ ŞÜKRÜ GÖKKAYA’YA VERDİĞİ BU RÖPORTAJI KAÇIRMAYIN
CHP Karabük İl Başkanı Erdoğan Dinçel gündemdeki konularla ilgili Kanal 78 Genel Müdürü Şükrü Gökkaya’nın sorularını yanıtladı.
Yönetim Kurulu oluşturma çalışmalarının tamamlandığını ifade eden Dinçel, milletvekili adaylarını belirleme kriterlerinde de önseçim taraftarı olduğunu belirtti.
Çok kısa bir sürede Genel Merkezin yönetim kurulunun oluşturulmasını istediğini ifade eden CHP İl Başkanı Erdoğan Dinçel “Bu süre içerisinde partililerimizin büyük bölümü ile görüşme ve fikir alışverişinde bulunma imkanımız oldu, ancak bu arada unuttuğumuz görüşemediğimiz isimlerde olmuş olabilir. Tabi uzun süre partide görev yapmam, örgütü ve partilileri tanımam bu açığı kapattı diyebilirim. İyi bir liste hazırladığımızı söyleyebilirim” dedi.
Son seçimlerden sonra CHP’nin Karabük’te bir travma yaşadığını öne süren CHP İl Başkanı Erdoğan Dinçel düşüncelerini şöyle aktardı;
“Partimiz hatırladığım kadarıyla ilçelerde tarihinin en kötü sonuçlarını aldı, bizde böyle bir ortamda göreve geldik, ancak şunu gördük, yaşanan görev değişikliği ile partide bir silkinişe, bir kabuğunu kırışa ve bir heyecana neden oldu. Bu durum partililerde bir görev değişikliği beklentisinin çok yoğun olduğunu gösterdi. Bu durumu şu şekilde de değerlendirebiliriz, her yenileşme insanlarda yeni bir umut, ben bu heyecanla başarılı olacağımıza inanıyorum.”
Başarının dört aylık bir sürede yapılacak çalışma performansına göre ortaya çıkacağını da ifade eden CHP İl Başkanı sözlerine şöyle devam etti;
“Tabi aday belirleme çalışmamız çok önemli, aday belirleme her zaman siyasette sıkıntılara neden olmuştur. Ancak ben geçmiş dönemlerdeki il başkanlıklarımda bu sıkıntıları yaşamadım, hep örgütün mutabakatıyla bir liste hazırladık, önseçimler demokrasiler için çok önemli, bunu her zaman savunuyoruz, ancak önseçiminde bir takım sıkıntıları oluyor, ben her zaman önseçimden yanayım. Önseçim olmazsa, Karabük’te sıkıntı yaşanacak anlamına da gelmiyor, önseçim olmazsa da biz önseçim gibi bir çalışma yapar, örgütlerimizin, partililerimizin fikirlerini alırız ve iyi bir liste yapabiliriz”
Örgüt kökenli bir liste tercih ettiğini de ifade eden tecrübeli siyasetçi, bu konuyla ile ilgili de şunları söyledi;
“Bu her zaman tercihimiz, ancak her zamanda olmayabiliyor, nedense sağda siyaset yapıp ta, soldan aday olan insanlara Karabük biraz farklı bakıyor. CHP’nin kendi adayı yok mu deniliyor, ancak soldan bir isim sağa gittiği zaman bu olmuyor, bu CHP’nin farklı bir yapısı olduğunu gösteriyor. Bizim partimizin farklı bir yapısı, misyonu, ideolojisi ve çizgisi var, bu çok önemli, bu her partide bu kadar belirgin değil. CHP Atatürkçü, laik, hukuktan yana, demokrasiden yana bir parti, bunu herkes bildiği için CHP’ye sağdan bir aday geldiği zaman yadırganıyor, kabullenmekte sıkıntılar yaşanıyor ama nasıl büyüyeceksiniz? Sağda siyaset yapmış bir arkadaşımız gelip CHP’ye üye oluyorsa, partimizin ilkelerini benimsiyorsa, ’Ben CHP’liyim’ diyorsa, bunu yadırgamamak lazım, bunu gayet doğal karşılamak, hatta memnun olmak lazım.”
Emek ağırlıklı bir kentte sosyal demokrat bir parti olarak neden başarılı olamadıklarının öz eleştirisini yapmaları gerektiğini de ifade eden CHP İl Başkanı Erdoğan Dinçel “Bu çok düşündüğümüz, tartıştığımız bir konu. Karabük’ün tüm tarihi kararlarında sol partilerin imzası var, kentin kuruluşunda, 5 Nisan özelleştirme kararlarında, Kardemir’in kurtuluş kararlarında, hep sol partilerin imzası vardır. Bunların hepsi biliniyor, ancak bu durum sandığa yansımıyor, burada bir eksiklik var, demek ki bizde bir eksiklik var, bunu sandığa yansıtamıyoruz” dedi.
CHP’nin hassas olduğu bazı konuların, ideallerinin ve prensiplerinin olduğunu ifade eden Ana muhalefet Partisi İl Başkanı sözlerini şöyle tamamladı;
“Bunlardan ödün vermeden siyaset yapmamız belki de bize sıkıntı yaşatıyor. Örneğin, biz insanların açlığını, yoksulluğunu, sefilliğini siyasette kullanmıyoruz, insanlara kömür ve gıda yardımı yaparak duygularını sömürmüyoruz, din siyaseti ve ticareti yapmıyoruz, bunları yapmayınca da bazen düşünüyorum, acaba bu rekabette ondan mı geri kalıyoruz diyorum. Ancak biz de kendimize dönüp bakmalıyız, demek ki bizde de bir hata var, belki de halkımıza, seçmenimize ulaşmakta bir sıkıntı yaşıyoruz. Bunu aşmak durumundayız, bu durum bazen CHP’lilerin iç mücadelelerine bağlanıyor, ancak ben buna inanmıyorum. Sol partilere bakarsanız en iyi sonuçları parti içi mücadelelerin en yoğun olduğu dönemlerde almışlardır, insanlar parti içi mücadeleye girmiyorsa partiden umudu kesmişler demektir”
Editör: Haber Merkezi
