BAŞKAN RAFET VERGİLİ, İLLER BANKASINDAN HAKKI OLAN KREDİYİ MEHMET ALİ ŞAHİN’İN TALİMATI İLE ALAMADIKLARINI İDDİA ETTİ
VERGİLİ “OLUR OLMAZ KİMSENİN AYAĞINA GİTMEDİK, ELİNİ ÖPMEDİK”
MHP’li Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin arasındaki söz düellosu sertleşmeye başladı.
Vergili, Şahin’in “Ucuz politika yapmasın, ne zaman bize gelmişte bir işin tıkanıklığını yapmak istediğini söylemişte yapmamışız” şeklindeki açıklamasına daha da sert cevap verdi.
Vergili, Kemaloyman mevkiinde hizmete açılan hurdacılar sitesinin açılış töreninde yine Şahin’e yüklendi ve konuşmasında şunları söyledi;
“Şöyle bir baktığımız zaman Milletvekillerimiz ne yaptı? Milletvekillerimizde Karabük ile ilgili her olayda polemik yaratarak, birilerinin başarısızlığından kendilerine siyasi rant elde etmek için çaba gösterdi. Nasıl mı derseniz? En basit örneği, Karabük’te 400 tane çocuğumuz işten atılıyor, siz Milletvekilisiniz, iki kurum arasında ara buluculuk yapacaksınız ama siz bunu bir günde siyasi ranta çevirmek için fırsatçılık yapıp isim listeleri yolluyorsunuz.
Bizi genel siyaset o kadar ilgilendirmiyor. Kütüphane yapıyoruz, Kültür Müdürlüğü’ne devrediyoruz, Kültür Bakanlığından 750 bin lira alacağız, Kültür Bakanlığı şöyle bir yazı yazıyor; ‘Bütçemizde kaynak kalmadığı için size bu parayı vermiyoruz. Milletvekillerimizin bundan haberi var, yok diyemezler.
Bolu Belediyesi de festival yapmak için şarkıcıya para ödemek için, türkücüye para ödemek için Kültür Bakanlığından 2 trilyon lira para alıyor, bize 750 bin lira para çok görülürken, o parayı da bir sefer almıyor, her sene 2 trilyon lira alıyor. Devlet
Demir Yolları ile bir anlaşma yapıyoruz, bütün Milletvekillerimizin haberi var, yok diyemezler, birden bire yapılan anlaşmalar rafa kaldırılıyor. Bize söylenen de şu; ‘Bunu sizinle yapmak istemiyorlar.’ Biz bunların hepsini Karabük için istiyoruz. Spor İl Müdürlüğü ile 3 tane halı saha anlaşması yapıyoruz, Spor Bakanı Karabük’e geldikten bir hafta sonra şöyle bir yazı geliyor elimize, ‘Yarısını Belediye verecek, yarısını Spor İl Müdürlüğü verecek.’ Yerleri de biz tedarik ediyoruz. Bakanlık bütçesinde para kalmadığı için bu projeler iptal olmuştur. Şimdi bunlardan haberimiz yok diyorlar ve en önemli bir olay, aslında belki sitem edebilirler, belki söz söyleyebilirler ama hiç hakları da yok. 12 ay evvel sokak sokak cadde cadde gezip yalancı diye bağırdılar. Rafet Vergili yalan söylüyor. Birincisi hastaneler kapatılmayacak. Buna kefil olan siyasette uç noktalara ulaşmış abilerimiz var, Milletvekillerimiz var. Kapatıldı mı hastaneler, kapatıldı. 11 ay 17 gün sonra istifa edecek diye sokak sokak, cadde cadde gezip propaganda yapan abilerimiz var, büyüklerimiz var, sayın büyüklerimiz var. İstifa ettik mi, etmedik.
Biz hiçbir şeyi engellemedik diyorlar. Cevap versinler o zaman. Bizim Karabük olarak İller Bankasından %10’u kadar krediyi kullanmak bizim hakkımız. 4 ay’dan bu tarafa dosyamız İller Bankasında bekliyor. Kendisini 2 kere arayıp rica etmiş miyim, etmemiş miyim? Bu bizim hakkımız. Türkiye de vergisini, sigortasını muntazam ödeyen, %25 kesintide olan tek Belediyeyiz dahi diyebiliriz Karabük Belediyesi için. %25 kesintiden de 30 yıl sonra ödeyeceğimiz borçların yarısı dahi bitti. Bu krediyi aldığımız zaman Belediye kasasından, bütçesinden 1 lira dahi almadan kullanacağız Karabüklüler için bu parayı. Dosyamız orada 4 aydır bekliyor. En sonunda İller Bankasının bir yakınını yolladım yanına, bunun sebebi nedir diye. Aynen söylediği şu; ‘Ben Karabük Milletvekili ve Ak Parti Genel Başkan Yardımcısının talimatını nasıl geçeyim. Bu parayı ödemeyin diye talimat verdi dedi.’ Peki, bunun cevabını versin. Biz ona bugüne kadar saygıda kusur etmedik. Biz onu her zaman büyük olarak gördük. Karabük’e hizmet edecek diye düşündük ve Karabük’e zarar vermemesi için elimizden geldiği kadar kendisini hoş tutmaya çalıştık.Atlanan bir tek şu nokta var, Ankara’ya gelmedi diyor, bize geldi de yapmadık diyor. Ben olur olmaz iş için herkesin ayağına gitmem. Kimsenin de elini öpmem. Bugüne kadar alnımız dik, alnımız açık bu memlekette böyle gezdik.”
