KARDEMİR A.Ş.'de sancılı geçen Seçimli Genel Kurul sonrası 15 Kasım'da gerçekleştirilen ilk toplantıda Yönetim Kurulu Başkanı seçilen bağımsız üye Ömer Faruk Öz, Karabük basınıyla bir araya geldi.

Yönetim Kurulu Başkanı Öz, Kardemir Karabükspor'un mevcut durumu, genel kurul süreci, Kardemir'in gelecek hedefleri, hava ve çevre kirliliği ve yerli otomobil gibi birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu.

"İleriye gitme noktasında burayı yönetmekten başka bir gayemiz olmayacaktır."

Tek bir hedeflerinin olduğunu belirten Öz, "Türkiye'nin önemli bir sanayi kuruluşu olan, sadece Karabük'ün değil ülkemiz için önemli bir katma değeri olan Kardemir'in üretim kapasitesini arttırmak, daha stratejik ürünler üretmek, yeni pazarlar oluşturmak, bunları yaparken de çevreye duyarlı, işçi sağlığı ve iş güvenliğine önem veren bir anlayışla, çağın teknolojisine uygun olarak hayatını devam ettirmek ve daha da ileriye gitme noktasında burayı yönetmekten başka bir gayemiz olmayacaktır." dedi.

"İç işlerine müdahale olmayacaktır"

Siyasette ve bürokrasideki tecrübelerini Kardemir'in menfaatlerinde kullanmaktan başka bir gayelerinin olmadığı dile getiren Yönetim Kurulu Başkanı Öz, "Stratejik olarak Yönetim Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyelerinin Kardemir'in iç işlerinin, alımından satımına kadar müdahale ettiği bir ortam olmayacaktır. Şahsım adına söylüyorum, ciddi stratejiler belirleyeceğiz. Önce 3 yıllık süre içerisinde Kardemir'de yapılacak yatırımlar nedir, gerekçeleri nedir, yeni pazarlar, yeni stratejik ürünler, bunlarla ilgili çok ciddi çalışmalar yapacağız. Yönetim Kurulu strateji belirleme ve belirlenen strateji noktasında üretimden pazarlamaya kadar her alanın uygulama şeklini kontrol etmekten öteye gitmeyecektir. Bunu hep beraber göreceğiz." dedi.

Kardemir'in Karabük halkıyla buluşturulması noktasına dikkat çeken Öz, "Buranın yıllardan beri çilesini çeken, buranın havasını tenefüs eden, buranın birçok sıkıntılarını beraberce babaları, dedeleri veya kendileri, Kardemir'de emeği geçen insanların hakkını ve hukukunu korumak birinci görevimiz olacak. Tabi ki en önemli görevimiz alırken de satarken de, burada üretim yaparken de Kardemir'in, Kardemir'de çalışan kardeşlerimizin hakkını hukukunu korumak olacaktır." dedi.

"Otomobil fabrikasının Karabük'e kurulmasını canı gönülden arzu ederiz"

Geçtiğimiz yaptıklarını bir toplantıda ele aldıkları yerli otomobil konusu üzerine görüşüldüğünü belirten Öz, "Otomobil fabrikasının Karabük'e kurulmasını canı gönülden arzu ederiz. Ama çok daha farklı parametreleri var. Ama bu olmaması durumunda bile, üretilecek olan yerli otomobilde bizim çeliğimizin kullanılması noktasında diğer firmalar ön almadan en kısa zamanda randevulaşalım ve kendileriyle görüşelim dedik." ifadelerini kullandı.

"Bir şeyin hukuken uygun olması ahlaken doğru olması anlamına gelmez."

"Niyet halis olunca akıbet de hayır olur" diyerek, kendine verilen emanetin gereğini yapma noktasında çok hassas davrandığını ve vicdanen de hukuken de sorumlu hissettiğini vurgulayan Öz, "Bir şeyin hukuken uygun olması ahlaken doğru olması anlamına gelmez. Bazen hukuken doğru olan şeyler bile kamuoyu vicdanını, kendi vicdanını yaralıyorsa, bu doğru değildir. Hukuk çerçevesinde çözmek muhakkak en önemli hedefimiz, fakat hukuk çerçevesinde işleri çözerken vicdanımızdan da geçirmek zorundayız. Bir yerde yapılacak iş mevzuata uygun olabilir ama vicdanları yaralıyorsa buna dikkat edeceğiz." dedi.

"Masa başında oturup karar verecek değiliz"

Mal alımı ve satımında olabildiğince şeffaf olacaklarını da anlatan Öz, “ Şu malı şurdan alın, şunu şuraya verin böyle bir şeyimiz olmayacak. Biz bu konuda alırken, olabildiği kadar rekabetin oluşması noktasında stratejimiz olacak. Satarken de katma değeri yüksek ürünlerin bulunması yani getiricilerin daha yüksek olması stratejileri uygulayacağız. Yönetim Kurulu Başkanı ve üyeleri olarak şunu şurdan alın, bunu buraya verin diye bir söz konusu olmayacak. Alımlar ve satımların olabildiğince Türkiye’de mevzuatlar ve teknik olarak olabildiğince en şeffaf ve en rekabetçi olması konusunda gereği yapılacak.

Tartışmalı olan öncelikli mal alımı da gündemimizde. Bunla ilgili çalışmalar yapılacak. Yaşanan krizlerde büyük hissedarlarımız burada hisselerini teminat olarak verip burası için krediler kullanmış. 2011 yılında bu yükümlülük ve teminat serbest bırakılmış. Öncelikli mal alım devam etmiş. Bu konuda kamuoyunun taleplerini alıyoruz. Masa başında oturup karar verecek değiliz. Bu noktada şehirde STK’ları ziyaret ediyorum. Kardemir ile ilgili ilintili ilişkili bütün şahıslarla bir araya gelip herkesten istifade edeceğiz” diye konuştu.

Karabükspor'la ilgili İstanbul'da bir toplantı imkanı bulduklarını söyleyen Öz, "Nedir Karabükspor'da durum dedik.Arkadaşlarımızın bize getirmiş olduğu tabloda yaklaşık 45 Milyon TL civarında futbolculara ve piyasaya borcumuzun olduğu, sezon bitimine kadar yaklaşık 60 Milyon TL'ye kulübün ihtiyacı olduğu söylenildi. Ayrıca kulübümüzün daha önce kulüp başkanlığı yapmış olan Mustafa Yolbulan beye 70 Milyon TL'nin üzerinde bir borcu olduğunu söylediler. Bu tablodan çıkma noktasında Kardemir'in katkılarını beklediklerini söylediler. Fikrimi sordular. Ben hemen baştan söyleyeyim Karabükspor'un mutlaka Süper Lig'de kalmasını isteyen bir yapım var." dedi.

"32 Milyonluk çek kırdırılmış"

Kardemir bizden önceki yönetimdeki arkadaşlarımız tarafından yılda 3 yada 4 Milyon TL'lik forma reklam sponsorluk bedeli varken, burada siyasetçilerimizin özellikle Mehmet Ali Şahin beyin ricasıyla bu rakam yıllık 8 Milyon TL'ye çıkarılmış. 4 yıllık bir sözleşme yapılmış, 32 Milyon TL ve 32 Milyon TL'ye karşılık biz ödeme evrağımızı vermişiz. Dikkat edin bu 32 Milyonun daha yılı gelmemiş. 2017 yılına ait değil. 2018 yılına ait 8 Milyon 2019'a, 2020'ye, 2021 yılına kadar 8'er Milyon TL para ödemeyi Kardemir sponsorluk sözleşmesi çerçevesinde taahhüt etmiş. Bu 32 Milyonluk evrak kırdırılmış ve tahsilatı yapılmış.

"32 Milyon uçmuş"

Kardemir olarak Karabükspor'a verdikleri paranın nerede kullanıldığını öğrenmek istediklerine dikkat çeken Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Öz, "Senesi gelmeyen, sezonu gelmeyen, 2018-2019, 2019-2020, 2020-2021'e ait yapılan sözleşme çerçevesinde verilen 32 Milyon TL para yok. Yok arkadaşlar daha sezonu gelmemiş. O tarihte bunun böyle yapılması doğru değil. Ama yetmemiş keşke bunu 8 Milyon 8 Milyon senesi geldiğinde verilseydi. Sıkıştırmışlar sıkıştırmışlar 32 Milyonluk evrağı birden almışlar. Keşke 2018'de 8 Milyon verilseydi o uçsaydı veya nereye gittiyse bilmiyoruz artık. O bizim görevimiz değil onu sorgulayacak olanlar sorgularlar." dedi.