Karabük Baro Başkanı Rıdvan Erdoğan, İdlib'te Mehmetçiğe yapılan hain hava saldırısı sonucu şehit olan askerlerimiz için mesaj yayımladı.

Erdoğan mesajında; "Suriye’nin İdlip bölgesinde görev yapan kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimize karşı 27 Şubat günü yapılan hain hava taarruzunda 33 vatan evladımızın şehit olması, 32 vatan evladımızın ise yaralanması Yüce Milletimizi derinden yaralamıştır. Kahraman şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralı kahramanlarımıza acil şifalar diliyoruz. Kahraman Ordumuzun ve Yüce Türk Milletinin başı sağ olsun..

Hain hava taarruzu sonrası Türk Silahlı Kuvvetlerimizin Suriye Rejimi güçlerine müdahalede bulunması kaçınılmaz hale gelmiş olup “ Bahar Kalkanı “ ismiyle başlatılan askeri harekatımız başarı ile devam etmektedir. Karabük Barosu devletimizin ve şanlı ordumuzun yanındadır.

Bilinmelidir ki, Türkiye’nin İdlip’te yürüttüğü askeri harekat haklı gerekçelere dayanmaktadır. Soçi Mutabakatı gereğince ateşkesi sağlama göreviyle TSK tarafından İdlip Bölgesinde 12 adet gözlem noktası kurulmuş olup Suriye rejimi güçlerinin bu bölgeye girerek Silahlı Kuvvetlerimize ait bazı gözlem noktalarını çembere alması ve birliklerimize hava taarruzu düzenlemesi ile Bahar Kalkanı Harekatı kaçınılmaz hale gelmiştir.

İçinde bulunduğumuz süreçte TSK’nın İdlib’te olması ülkemizin güvenliği bakımından zorunluluk arz etmektedir. Zira Suriye’de 2011 yılından bu yana devam eden iç savaş ile bu ülkenin istikrarsızlığa sürüklenmesi ve ABD , Rusya, İran gibi ülkelerin bu ülkede asker bulundurmak suretiyle ve kendi nüfuz alanlarını oluşturmak suretiyle bu ülke üzerinden Ortadoğuyu şekillendirmeye yönelik çeşitli tasarımlarda bulundukları bir süreçte Türkiye’nin Suriye’den kendisine yönelebilecek her türlü tehdide karşı önlem alması ve olası tehdit ve saldırıları Suriye topraklarında karşılaması ülke güvenliğimiz bakımından önem arz etmektedir. Zira Suriye rejimi şu anda ülkenin güvenliğini sağlayabilecek durumda değildir. Bu ülke topraklarının dörtte birinin terör örgütü PYD/YPG’nin kontrolünde olduğunu da unutmamak gerekir.

Ülkemiz 40 yıldan bu yana uluslararası güçlerin taşeronu durumundaki terör örgütü PKK’nın silahlı saldırısıyla karşı karşıyadır. Suriye’nin kuzeyinde konuşlanmış olan PYD/YPG terör örgütü de PKK’nın uzantısı durumundadır.

40 yıllık süreçte Kuzey Irak ve Kandil’in yanı sıra Kuzey Suriye Bölgesi de PKK ve uzantıları tarafından saldırı üssü olarak kullanılmış ve Hatay ilimiz başta olmak üzere pek çok yöremizde askeri birliklerimiz ve vatandaşlarımız Suriye’den gelen terörist unsurların silahlı saldırısına uğramıştır.

Bu bağlamda Suriye’nin kuzeyinde Akdeniz’e açılan bir terör koridoru oluşturmak suretiyle ve süreç içinde bu koridoru küresel emperyalizmin güdümünde bir terör devletine dönüştürmek suretiyle, ilerleyen süreçte ülkemizden koparılması planlanan topraklar üzerinde kurulması tasarlanan PKK devleti ile Ermenistan’ı komşu haline getirerek Ermenistan’dan Akdeniz’e kadar uzanan bir düşman hattı ile ülkemizi çevreleyerek ablukaya almaya ve zayıflatarak yok etmeye yönelik uluslararası projenin engellenmesi bakımından da Türkiye’nin İdlip’te olmasında zorunluluk vardır.

Bunun yanında Suriye’den ülkemize gelen 4 milyon civarındaki mülteciye ilave olarak bu ülkeden yine milyonlarla ifade edilen yeni bir mülteci dalgasının ülkemize doğru yöneldiği de bilinmektedir. Bu mülteci akınının durdurulması da İdlip’te olmayı zorunlu kılmaktadır.

Karabük Barosu bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizin yürüttüğü haklı mücadelenin yanında olacaktır." ifadelerini kullandı.