CHP SAFRANBOLU BELEDİYE BAŞKAN ADAY ADAYI VE ŞEHİR PLANCISI BÜLENT TÜRKOĞLU, BAŞKAN AKSOY İLE İLGİLİ SUÇLAMALARI AYLARDIR BİLDİĞİNİ VE SÖYLEDİĞİNİ BELİRTTİ


 

TÜRKOĞLU “RÜŞVET ALAN DA VEREN DE MELUNDUR DEDİNİZ, ŞU ANDA ALAN DA VEREN DE AKP KADROLARI İLE MEMNUN OLDUNUZ”


 

chp-blnt


CHP Safranbolu Belediye Başkan Aday Adayı ve Şehir Plancısı Bülent Türkoğlu, Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy’un İhaleye fesat karıştırma suçlaması ile Ağır Cezada yargılanacağına yönelik haberler ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı.

CHP’li Aday Adayı Türkoğlu, yaptığı açıklamada, Safranbolu belediye Başkanı Necdet Aksoy’un bu suçlamalar ile ve imar ile ilgili yolsuzluk iddialarını aylardır bildiğini ve her ortamda dile getirdiğini ifade etti.

CHP Safranbolu Belediye Başkan Aday Adayı ve Şehir Plancısı Bülent Türkoğlu yaptığı yazılı açıklamada şu görüşlerine yer verdi;
Siyasetin temiz olması, yapanların sadece vatanperverler tarafından yapılması ile yakından ilgilidir. Safranbolu Belediye Başkanı Sayın Necdet Aksoy’un, İhaleye fesat karıştırma gibi suçlardan yargılanacağını ve Safranbolu Cumhuriyet Savcılığının hazırladığı 800 Sayfalık iddianameyi, iddianame içinde Sayın Başkan’ın utanarak okuduğum telefon kayıtlarını içeren bu iddialarla dolu haberi esefle okudum.

2007 yılından beri Safranbolu'da sorun var dedik. İmarında, halelerinde ve ruhsatlarında kanun dışı usulsüz iş ve işlemler yapılıyor dedik. Bunu Allah rızası için dedik. Sussaydık halkımız iyi takdir etmelidir ki, kendi menfaatimize olurdu. Susmadık, halkımız ve Hak için. Zulme sessiz kalan, zulmü yapan gibidir der Yüce Kur'an. Biz Kur'an-Kerim'e uyduk. Nefsi düşünmedik. Halkımızın vergileri yanlış kullanılıyor derken de, imar konuları haddini aştı derken de...

Bir önceki dönem, imar planı 4 milyon TL ‘sına ihale edileceğini öğrendik. Devletimizi zarara uğratmaktan savcılığa verdik. Belediye geri adım attı 2 milyon TL ‘sına şu firma alacak dedik o firma aldı. Dosya neden kapatıldı dedik, üstlerden emir geldi dendi. Karşılığında Bülent Türkoğlu, yapılan işin adını koyduğu için 5.000 TL’sı manevi tazminat ödemeye mahkum edildi ve ödedi. Halkım için vatanım için helal olsun.

Aziz Türk Milleti iyi bilmelidir ki, bu seçimlerde aday adayı olan şahsım tam bağımsızlık ruhuna inanan, Atatürk'ün ilke ve hedefleri doğrultusunda nefsi için değil, vatanı için çalışan bir ekiple adaydır. Şehir Plancısıyım. Bu kenti seviyorum. Bu kentin tescilli 1.400 yapısını seviyorum, 120 adet tarihi çeşmesini seviyorum. 750 hektar sit alanını seviyorum. 3.500 hektar imar sahasını seviyorum. İçinde yaşayan değerlerini seviyorum, daralan sokaklardan açılan meydanlarını seviyorum. Yüreği yiğit ve ak bahtlı insanlarını seviyorum.

İnancımıza göre dedik ki, Hz. Ömer'in mumu bizim şiarımızdır. Bizim iki adet mumumuz var, kendi mumuz yanarken devletimizin mumu yanmaz.

Burada suçlu aramıyorum. Suçlu sistem, kendi yolsuzluğunu koruyan bir sistem teşekkül ettirildi bu ülkenin başına.

Safranbolu Belediyesi ilgili bu yazılan haberleri aylardır biliyorum, söylüyorum ama yüce adaletimizin bu konu hakkında çalışmalar yaptığını bilmem mümkün değildi. Tüyü bitmedik yetimin, fakir ve gurebanın adını anıp, yüce dinimizi alet edip, ülkemizi soyduklarını söyledikçe mağduru oynadılar. Artık halkımız bunları görüyor.

Bilinmelidir ki bugün üzerine bastığımız çimler, yarın üzerimizde bitecekler. Biz makamdan inmeden halkınla helalleş, derken neyi kast ediyorduk. Fikrim, vicdanım, bilgim ve hayatım vatanıma, milletime kurban olsun.

AKP'den aday adayı arkadaşlarımıza sesleniyorum, Safranbolu için projeleriniz varsa konuşunuz,  söyleyiniz. Bizim yaptığımız gibi.

Hatta buyurun canlı yayında Safranbolu'nun kent dinamiklerini, çevre sorunlarını, koruma sorunlarını, kanun dışı uygulamaların nasıl çözüme kavuşturulacağını tartışalım halkımız görsün her tarafı özgür iradeleri ile karar verebilsinler.

Rüşvet alan da veren de melundur dediniz, şu anda alan da veren de AKP Kadroları ile memnun oldunuz.

Biz bu güzel belde için yüreğimizi koyduk, buyurun ne kadar yürek varsa çıksın. Ama usulsüz, kanunsuz işlerin üstünü de örtmek için kimse gelmesin.