VALİ, BELEDİYE BAŞKANI DOSTLUĞUNUN NE ZARARI OLUR?
Ezelettin Bey’i merak edenler var.
Kim bu Ezelettin Bey diye soranlar var.
Karabük Valisi.
İzzettin değimli o, diyenler, şaşırmayın.
Ezelettin mahkeme kararı ile İzzettin olmuş.
Biz, kendisini Yenice Kaymakamlığı sırasında Ezelettin Bey olarak tanıdığımız için öyle hitap ediyoruz.
Ezelettin bey mangal sohbetlerini sever.
Belediye Başkanı Rafet Vergili ile OSB’de, bazı iş adamlarının çiftliklerinde mangal başında cigarasını tüttürürken dünya umurunda olmaz.
Bazı organizasyonlara yardımcılarını gönderirken o keyfinden taviz vermez.
Sık-sık İstanbul seyahati, yurt dışı gezileri vazgeçilmezlerindendir.
İstanbul’da Belediye Başkanı Rafet Vergili ile çıktığı Boğaz tekne gezileri neşelendirir Ezelettin Bey’i.
O zengin sever sizin anlayacağınız.
Sivil plaka taktığı aracı ile Safranbolu Kaymakamlığını hala yaşar gibi.
Aslında Belediye Başkanı Rafet Vergili ile verdiği samimi pozlar ve yakınlık Karabük için bir şans olabilir.
Birlikte bazı sıkıntıları çözebilirler.
Karabük böyle, resmi ilişkilerin dışında sıkı-fıkı vali, belediye başkanı samimiyetini görmemiş bir şehir.
AKP’liler bu samimiyetin neresini kıskanırlar merak ediyoruz doğrusu.
Ne var yani vali ile belediye başkanı sıkı fıkı ise?
Bundan şehir kazanır.
Duyduğumuza göre Ezelettin Bey, iktidar mensuplarının belediye başkanı Vergili ile samimiyetinden rahatsızlığı nedeni ile artık gecenin ilerleyen saatlerinde gözlerden uzak görüşüyorlarmış.
Ne kadar acı değil mi?
Vali de olsan bazı şeyler zor.
Ama dostluk daha da zor...
Haa, bu arada Ezelettin Bey’den “BERBERİS THUBERGII AT. KIRMIZILI KADIN TUZLUĞU” istenilen ihale ile ilgili açıklamayı hala beklediğimizi belirtelim.
Ve, Arasna Çarşısında yaşanan kira rezillikleri söylentilerinde devletin ne kadar zarara uğratıldığı da açıklanmalı.
SENDİKAL YETKİDE ALİ CENGİZ OYUNU
Çelik İş Sendikasının yeni Genel Başkanı Ali Cengiz Gül başkanlar kurulu toplantısı için geldiği Karabük’te Yargıtay’da devam eden Sendikal Yetki Davasının kendi lehlerine sonuçlandığını Kardemir’de toplu iş sözleşmesi yetkisinin kendilerinde olduğunu açıklamış(?)
Piyasa bir şa-şa.
Sormayın gitsin.
Adı Ali Cengiz olan birisi halen devam etmekte olan bir dava ile ilgili hüküm beyan ediyor.
Ya bunlar hukukun üstünde.
Ya da kendilerini buğday ambarında sanıyorlar.
Olan sadece budur.
İstenilen bir oldu-bittiden başka bir şey değildir.
“Yetki bizde” iddialarını bağlı bulundukları Hak İş Konfederasyonu eski Genel Başkanı ve şimdilerin Çorum Milletvekili Salim Uslu’ya dayandırıyorlar.
Güya Uslu Yargıtay ile görüşmüş de işi bağlamış (!)
İlişkilere bakın siz.
Kendilerini hukukun üstünde görenlerin işlerine bakın.
Arkalarına aldıkları gücün bir gün tükeneceğinin farkında olmayanlar asri mezarlıklara bir baksınlar.
Asıl güç Hakk’tır.
Ne gelir ise ondan gelir.
Mazlumların ahını Hakk duyar.
Adaletin terazisini en doğru işleten Hakk’tır.
Herkes işine baksın.
Yalanla-dolanla.
Dedikodu ile entrika ile.
Nereye varılmış ki?
Son sözü Yargıtay söyleyecek.
Bunlar Kardökmak için de aynı söylentileri çıkarmamışlar mı idi.
Yapılmak istenen Ali Cengiz oyunudur.
Böyle biline.
Böyle bellene.
ÖĞLEBELİDEKİ BAYRAK
Bayrak üzerine hassasiyetimizi bilenler bilir.
O her şeyin üzerindedir.
Delicesine sevdalarımızın en vaz geçilmezidir.
Bundan bir süre önce Öğlebeli Mahallesi’nin Yeşil Mahalle’ye bakan bölümünde yer alan ve nedensizce kaldırılan bayrak direği ile ilgili bir yazı kaleme almıştık.
Hatırlayanlarınız vardır. Hatta bazı dostlarımız o yazıyı çok ağır bulmuşlardı.
Bayrak direği yerine dikildi.
Çok yorumlar yapıldı. Çokça konuşuldu.
Niyet okuyucular epey sahne aldı.
Olsun biz bizi biliyoruz, gerisi boş.
Ancak, Belediye Başkanı Rafet Vergili’ye gösterdiği hassasiyetten ötürü teşekkür ediyoruz.
Ay-Yıldız’ı yeniden dalgalandırarak hassasiyetini gösterdi.
Şimdi aynı hassasiyeti milli bayramlarda şehrin caddelerinde de bayrak dalgalandırarak göstermesini bekliyoruz.
Vee;
Bir de o bayrağı oradan kaldıranlara hadlerini bildirmesini tabi ki.
Fazla bir şey mi istiyoruz canım?
Ne diyordu şair;
“Seni selamlamadan uçan kuşun yuvasını bozacağım.”
HAKKI BİLGÜCÜ
Hakkı Abi’yi de ebedi yolculuğa uğurladık sessizce.
Kalabalıklar içerisinde yalnızlardır gazeteciler.
O’nu de öyle bir avuç seveni ile uğurladık.
Sessiz, sakin, ağırbaşlı, işini ciddi yapan bir insandı Hakkı Abi.
Yakasına yapışan amansız rahatsızlık son dönemlerinde bile sakinliğini bozamadı.
Onca sıkıntısına rağmen bir gün rahatsızlığından şikayet etmedi soranlara.
İyi bir gazeteci idi…
Yıllarını verdi Karabük için.
Şimdi Yaradan’ın huzurunda...
Dileriz mekanı cennettir.
Başımız sağ olsun ruhu şad olsun.
Hakkı Abi’nin cenazesinde odasında oturmayı kar sayanlara, haberi olduğu halde “duymadım sizden öğrendim” diyenlere yuh olsun.
Meslektaşlarımıza da bu hadise küpe olsun.
Editör: Haber Merkezi
