İNSAN BİRAZ TUTARLI OLUR..!

Karabük’ün son günlerdeki en önemli gündem maddesi, Karabük Belediye Başkanı Sayın Rafet Vergili ile Kardemir Yönetimi arasında yaşanan gerginlik.

Kamuoyunca da malum olduğu üzere Kardemir’de yönetici olan üç MHP’li Belediye Meclis üyesinin görevlerinden alınmasıyla bu gerginlikte tam anlamıyla zirve yaptı.

Olayın hiçte şık olmayan boyutu ise Karabük Belediye Başkanı Sayın VERGİLİ’nin hastanede yatarken bu kararın meclis üyelerine tebliğ edilmesiydi…

Neyse ki buzlar şimdilik biraz erimiş, Sayın Başkan VERGİLİ ve Kardemir yöneticileri bir yemek yemiş. Yönetim görevden alınan üç meclis üyesinin sosyal haklarının iade edileceği taahhüdünde bulunmuş. Bu üç meclis üyesi artık Kardemir’in HES şirketinde görev yapacak.

Tam bu olaylar duruldu derken, sevgili Ergün Başkaya bir haber patlattı?

“Kardemir’in yeni yönetim kurulu üyesi Sayın Bekir EREN kim, kimlerle ve hangi siyasetçilerin çocukları ile ilgisi var?” diye sordu.

Sayın Bekir EREN AK Parti Gençlik Kolları’nda Genel Başkan Yardımcılığı, Ankara  İl Yönetim Kurulu Üyeliği ve 2011 Genel Seçimlerinde AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Adaylığı gibi görevler üstlenmiş.

Son derece normal…

Her vatandaş gibi onunda siyaset yapma, seçme ve seçilme hakkı var. Ayrıca bana göre bazı siyasetçilerimizin çocuklarıyla ortak olması da yönetim kurulu üyesi olmasına mani değil.

İktidar AK Parti iktidarı ve AK Partili bir isimin oraya verilmesi de doğal.

Çünkü geçmişte iktidar olan partilerde hep aynısını yaptı, onlar başka partilere mensup insanları yönetici filan yapmadı.

Konumuz bu değil…

Konu ne biliyor musunuz?

KARDEMİR yönetiminin dibine kadar siyasete batması, her partiden milyonlarca insanın hisselerinin olduğu bir borsa şirketini siyasete alet etmesidir.

İnsan biraz tutarlı olur, söylemleriyle icraatları arasında doğru orantı olur.

Sen “Kardemir’i siyasete alet etmeyiz” deyip, üç MHP’li meclis üyesini görevden alacaksın, yıllardır çalıştığın sözleşmeli avukatlardan belediye meclis üyesi olanın sözleşmesini fesih edeceksin, il yönetim kurulu üyesi olan yönetimden istifa etmek zorunda kalacak, arkasından AK Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi, Şanlıurfalı bir avukatı Kardemir’e bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi seçeceksin.

Herkes şimdi bu beyefendinin nereden geldiğini soruyor.

Bir tahmin yapayım hadi;

Demir Çelik ve 75.Yıl Anadolu Liselerini, Milli Eğitim Müdürü İmam Hatip Lisesi yaptı.

Hastaneleri Genel Sekreter kapattı.

Seçimleri teşkilatlar kaybetti.

Bekir Bey, Urfalı olduğuna göre muhtemelen onu da İZZETTİN KÜÇÜK Valimiz, Amca Beylerden rica etti…

 

ÇELİŞKİLER KENTİ KARABÜK!

Karabük çok tuhaf bir kent haline geldi.

Bazı olayları seyredip, birde geçmişte yaşananları hatırlayınca insanın nutku tutuluyor.

Bir zamanlar MARZINC birileri için bomba idi, Karabük’ü kirletiyor, insanları öldürüyordu.

Ankara’da hastane bahçelerinde işçilerle ropörtaj yapan, sözde çevreciler ve onları ziyaret eden milletvekilleri vardı. Hatta o siyasetçiler dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanına tesisi mühürlettiler.

Sonra mı ne oldu?

O siyasetçilerden bazıları seçim arifesinde yaptığımız programlarda televizyon ekranlarından “MARZINC iki bakanlığa bağlı çalışıyor, bunlardan biri Çevre ve Şehircilik, diğeri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, tesis bu bakanlıkların şartlarına uygun çalıştığı sürece zararlı değil, çünkü Çevre Bakanlığının ÇED Raporu ile kurulmuş bir tesistir” açıklamasını yaptılar.

Çevreciler mi ne oldu..?

Onlarda şimdi MARZINC sponsorluğunda Dünya Çevre Günü kutluyor

Katkı verenler mi?

Karabük Valiliği ve Karabük Belediyesi

Biz mi neredeyiz..?

İlk gün olduğumuz yerde...

O gün bizi tepkisiz kalmakla suçlayanlara şunu söylemiştik “Biz konunun uzmanı değiliz, ilgili bakanlıklar tesise ÇED Raporu verdiyse, bu tesis çalışma ruhsatı aldıysa, bize susmak düşer”

Halen de bu söylediklerimizin arkasındayız.

Sahi bu arada, söz konusu MARZINC olunca, çevreci kesilen oyuncakçılar, yıllardır insanları gram gram öldüren Kardemir ve Karçimsa için neden bir gün ağızlarını açmazlar?

 

AK PARTİ’DE MERAKLI BEKLEYİŞ DEVAM EDİYOR

AK Parti’de il başkanlığı için kulisler kızıştı. Birçok isim gerek teşkilatlar, gerekse genel merkez nezdinde çalışmalarını sürdürüyor. Peki, kulislerde il başkanlığı için isimleri geçen aday adayları kimler;

Bir dönem Merkez İlçe Başkanlığı görevini başarıyla yürüten, gerek parti tabanında, gerekse Karabük halkı nezdinde ciddi bir sempatisi olan Avukat İSMAİL ALTINÖZ en güçlü isim olarak gözüküyor. Altınöz’ün en büyük destekçisi ise Milletvekili Osman KAHVECİ.

Bir diğer isim ise partinin önde gelen bazı işadamlarının devreye girmesiyle son dakika da kulislere düştü. O da MÜSİAD Başkanı AHMET NUR

Daha önce il başkanlığı ve milletvekilliği yapan CUMHUR ÜNAL’ın da il başkanlığı için ciddi şansı olduğunu iddia edenlerde azımsanmayacak kadar fazla

Diğer yandan istifa eden il teşkilatının da bir hukukçu için ciddi şekilde bastırdığı, ancak bu ismin Başbakan Erdoğan’ın “parelelci” diye tanımladığı ve büyük bir savaş açtığı Fetullah Gülen cemaatine mensup olduğu ve bu nedenle şansının yok denecek kadar az olduğu savunuluyor.

İl Başkanlığı için adı geçen bir diğer aday adayı ise TSO Eski Başkanı PEHLİVAN BAYLAN..

Peki, bu isimlerin dışında bir isim olabilir mi?

Olur mu olur, burası Türkiye ve siyasette akşamdan sabaha çok şey değişir.

 

ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ YOLU

Hafta başında Organize Sanayi Bölgesine Aydınlıkevler’den giden yolu kullanmak zorunda kaldık.

Aman Allah’ım.

Sevgili kardeşim Mahmut Gümüş direksiyonda resmen “Ortada kuyu var yandan geç” şarkısını söyledi

Allah muhafaza, yoğun yağmur yağışlarının olduğu bu günlerde yolda ki çukurlardan biri dolsa ve küçük bir çocuk filan düşse boğulacak.

O yolu Organize Sanayi kullanıyor, Polis Okulu kullanıyor, onlarca köy kullanıyor. Yaz geldi, insanlar köylerine gidecek, Aladağ’da piknik yapacak, Bahattin Gazi Hazretlerini anma günlerine katılacak.

Hiç yakışmıyor o yol Karabük’e.

Sayın OSMAN KAHVECİ ve Sayın HASAN YILDIRIM, rica ediyorum, OSB’nin, POMEM’in yolunu yapmıyorsanız bari kendi köylerinizin yolunu yapın!

 

KARABÜK TÜRK MÜZİĞİ TOPLULUĞU

İstikrarlı, kaliteli, bir Karabüklü olarak göğsümüzü gere gere övünebileceğimiz çok az sivil toplum kuruluşumuz var.

Durum böyle olunca da bu özelliklere sahip olanlarda bence çok daha değerli olması gerekiyor. Ama bir kuruluşumuz var ki bana göre ne yazık ki hak ettiği o değeri bir türlü bulamıyor.

KARABÜK TÜRK MÜZİĞİ TOPLULUĞU’ndan bahsediyorum.

Toplumun her geçen gün yozlaştığı, kültürel ve sanatsal değerlerinden uzaklaştığı, gençlerin popüler kültür içinde kaybolup gittiği günümüzde onlar aslında müzik yapmıyor, resmen Türk Müziği ve kültürü için savaşıyor.

Hepsi birbirinden değerli isimler. Eğitimli, kariyerli, iş-güç sahibi insanlar. Onlar için bu çatı altında yapılan çalışmalar yalnızca bir hobi ve sanata hizmet.

Peki, Karabük olarak bu insanlara hak ettiği değeri veriyor muyuz?

Kesinlikle hayır.

Mesela o topluluğun adı “KARABÜK BELEDİYESİ TÜRK MÜZİĞİ TOPLULUĞU” olsa, bu insanlara çalışmalarını daha rahat yapabilecekleri imkanlar sunulsa, mesela bir salon tahsis edilse, onlarda Üsküdar Musiki Cemiyeti gibi Karabük Belediyesi tarafından kendilerine tahsis edilecek bir araçla ülkenin değişik yerlerine konserlere gitseler, Karabük’ün tanıtımını yapsalar.

Bence fazlasıyla hak ediyorlar.

Sayın Belediye Başkanı RAFET VERGİLİ ve ilgili başkan yardımcısı Sayın FATMA DANIŞMAN’ı bu konuda daha hassas olmaya davet ediyorum.

Bu insanlarla konuşup, bu yazıyı da yazmadım.

Zaten bu insanların öyle beklentileri de olmaz.

Gece yarısı televizyonu kurcalarken bizim televizyonumuz KANAL 78’de Karabük Türk Müziği Topluluğu Konseri, bir diğer dost yayın kuruluşunda ise bir ortaokulun yıl sonu etkinliği yayınlanıyordu. O etkinlikte bir kızımız İngilizce şarkı söylüyor, arkadaşları da onu elleri patlayasıya kadar alkışlıyordu.

İşte o anda şunu düşündüm “O KADAR AZ KALDILAR Kİ, O KADAR DEĞERLİLER Kİ, KESİNLİKLE DESTEKLENMELERİ, HATTA KORUMA ALTINA ALINMALARI GEREKİYOR”

 

SEVGİLİ AĞABEYİM DİŞ HEKİMİ İRFAN OKTA

Hep dert yanıyoruz, “Karabük küçülüyor, her geçen gün kan kaybediyor” diyoruz.

En çok üzüldüğümüz konulardan biri de şehrimizin yetiştirdiği genç ve başarılı beyinlerin Karabük’ü terk etmesi, memleketine hizmet etme imkanı bulamaması.

Ama tüm olumsuzluklara rağmen bu kenti terketmeyen, eğitimini, bilgi ve becerisini doğup büyüdüğü toprakların insanlarına hizmete çevirenlerde var çok şükür.

Onlardan biri de Diş Hekimi Sevgili İRFAN OKTA Ağabeyimiz.

Her şeyden önce tam bir beyefendidir.

Çok iyi de Fenerbahçelidir…

Karabük’te hemen herkes tarafından sevilir, sayılır, değer verilir.

Mesleğinde de son derece başarılıdır.

Odasına girdiğinizde genç yaşına rağmen layık görüldüğü başarı belgelerinden duvarı göremezsiniz.

Birçoğunuzun da bildiği gibi İrfan Ağabey, uzun süre Vatan Hastanesinde Karabüklülere hizmet verdikten sonra Karabük Ağız ve Diş Sağlığı Merkezine geçti. Ama devlet sistemine pek ayak uyduramadı ve kısa süre sonra ayrıldı.

İrfan Ağabeyi uzun bir süre sonra geçenlerde Hürriyet Caddesinde gördüm.

“Nerelerdesin Ağabey?” diye sordum.

Bayır Mahalle’de kendisine ait muayenehane açtığını söyledi.

Uzun süredir ağız ve diş bakımına vaktimiz olmamıştı. Randevu aldık ve gittik. Tek bir şey söyleyebilirim, sistem teknolojinin son noktası ve modern bir hastaneden farksız.

Hayırlı uğurlu olsun, Allah İrfan Ağabey gibi Karabük’ü ve Karabüklüleri düşünenlerin, onlara hizmet edenlerin yardımcısı olsun.