Kardemir A.Ş’nin 2002 yılından bu yana Yönetim Kurulunu oluşturan Yücel, Yolbulan ve Güleç grubu arasında son genel kuruldan sonra bir sıkıntının baş gösterdiği haberleri yayılmaya başlandı.
Hukuksal alanda verdikleri mücadele de kendileri açısında yaşanan olumsuz gelişmeler, özellikle Çelsantaş Şirketinin sahipleri olan, Yücel ailesini bir hayli tedirgin etmiş gibi…
Devam eden mahkemelerin sonuçlanma aşamasına gelmesi, bilirkişi raporları, SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) raporları, Kardemir yönetiminin haksız rekabet yaptıklarını, örtülü kazanç elde ettiklerini ve şirketi dolaylı olarak zarara uğrattıklarını ortaya koymaya başladı.
Bu gelişmelerin ardından, Karabük Cumhuriyet Savcılığı tarafından tüm bu iddialar ile ilgili başlatılan soruşturma ise her geçen gün derinleşiyor.
Geçtiğimiz aylarda Kardemir satış departmanında uzun yıllar çalışan bir görevlinin sürpriz tanıklığın ardından, Demir Çelik sektöründe tanınan bir şirket sahibinin ise aynı yönde tanıklık yapması bu aileleri daha da endişeye sürükledi.
Hatta yıllardır Yolbulan ve Güleç grubunun kalemşorluğunu yapan, alzaymır hastası, gazeteci kisvesi bile şimdiden “Kardemir yönetimi dağılır mı?” diye tırnak atmaya başladı.
Geçtiğimiz ay sonu yapılan Kardemir olağan üstü mali genel kurulunda Mutullah, Mustafa Yolbulan Kamil, Çağrı Güleç ve Yücel Kardeşlerin yüzünden bazı sıkıntılar açıkça okunuyordu.
Çağrı Güleç’in genel kurul sırasında tüm bu süreçlerin yaşanmasına sebep olan Kaptan D.Ç Grubu Müdürü Murat Orhan ile salon dışında yaptığı ateşli tartışma birçok şeylerin göstergesiydi.
Genel kurul salonunda Kaptan D.Ç Müdürü Murat Orhan’ın yaptığı konuşma, salonda soğuk rüzgârlar estirdi. Orhan’ın bu konuşmasını SPK yetkilileri ile diğer büyük hisse sahipleri canlı yayında izlediler ve kayıt altına alındı.
Bu yazımıza tarih düşün. Mutullah Yolbulan’ın bu yaştaki bu hırsları, Kardemir yönetimini şu an “asla olamaz” diyecekleri bir noktaya sürüklerlerse hiç şaşırmayın.
Bakın, yanı başımızdaki Zonguldak ilinde bulunan Demir Madencilik Şirketinin tüm sahipleri olan, Demir kardeşler dün gözaltına alındı. Dahası, Kilimli Belediye Başkanı ve TTK (Türkiye Taş Kömürleri) Müdürleri, hepsi şu an gözaltında.
Demir Madenciliğin sahipleri olan Zonguldak TSO (Ticaret ve Sanayi Odası) Başkanı Salih Demir, Seyfi Demir, Erdoğan Demir ve diğer Demir kardeşlerin tamamı gözaltında.
Demir Madencilik Şirketi'nin TBMM Eski Başkanı ve Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan ile yakınlık ilişkileri de tüm Zonguldak tarafından bilinir.
Çok değil, bir ay önce Zonguldak TSO Başkanı Salih Demir, Zonguldak Cumhuriyet Savcılığına ve Emniyet Müdürlüğüne adeta resti çekerek “Sıkıyorsa, gelin beni alın” diyordu.
Kardemir Yönetiminin, iktidar partisi olan AK Parti’nin iki numaralı ismi, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin’i de birçok kez sıkıntıya sokmaları ve boşluğa düşürmeleri siyaset defterine yazılmış olmalı.
Kardemir’de sendikal süreçte ve sonrasında işten atılan 350’ye yakın işçi bunun sorumlusu olarak, kendilerine sahip çıkmayan Sayın Mehmet Ali Şahin’i tutuyorlar.
Sayın Mehmet Ali Şahin, daha geçen hafta “3 Nisan kutlamalarına geleceğim. Çünkü Kardemir yönetimi ile sendika arasındaki toplu sözleşme bitti ve imza törenine katılacağım” demişti ama bir gün sonra toplu sözleşme de son anda anlaşma sağlanamadı.
Kardemir yönetimi ile Sayın Şahin arasında yaşanan daha birkaç olumsuz süreçler de unutulmamalı. Hiç kimse ateşten kor olmuş bir unsuru tutmayacağı gibi, kendilerini yakmaması için olabildiğine uzak durur.
Bu gün Zonguldak’ın sahibi olarak görülen Demir Madencilik Şirketinin tüm sahipleri şimdi nerede ve yarın Kardemir yönetimini oluşturanların da nerede olacağı hiç belli olmaz.
Olmaz, olmaz demeyin…
Yarının neler doğuracağı hiç belli olmaz.
Ha, bu arada, 4-5 senedir Kardemir Yönetiminin haksız rekabeti ile mücadele eden Kaptan D.Ç Müdürü Murat Orhan’a da birileri tarafından Mega ücretler ile transfer teklifleri yapıldığı İstasyon Caddesin de konuşuluyor.
Ne derece doğru bilemeyiz ama konuşulanlarda bunlar.
Ne de olsa maliyeden, oradan, buradan emekli olmuş veya olmamış kişileri para ile satın almaya alıştı amca…
Ama “bu sefer yemez” diyorlar…
Sonuçta, Kardemir yönetimini oluşturan Yücel, Yolbulan ve Güleç ailelerinin her yıl 30-40 Milyon Dolar havadan para kazanma hırslarının sonucunu hep beraber yaşayıp göreceğiz.
