Süper Lig'de bir zamanlar ülkenin en borçsuz kulübü olan Kardemir Karabükspor'un piyasa borçları ile futbolculara olan borçlarının yanı sıra, Vergi ve SGK borçları son yıllarda kulüpte yöneticilik yapan herkese tebliğ edildi.

Karabükspor yönetiminde görev alanların içinde bulunan ve diğerlerine olduğu gibi kendisine ödeme emri gelen, şehrin iyi tanıdığı Mahir Acar ağabeyimiz bu borç yükünü daha fazla taşıyamadı.

Hayatına son vermek istedi...

İstediğini de yaptı ve hayatına son verme girişiminden bir gün sonra yoğun bakımda yaşama veda etti.

Bu zamana kadar yaşamı boyunca 'borcun var, halt yeme' dedirtmeyen, Karabükspor'da yöneticilik yapıp da Vergi ve SGK'dan ödeme tebligatı alan daha çok kişi var.

Onlara da, Mahir Acar gibi bu yük bir hayli ağır geliyor.

Türkiye Cumhuriyetinde Futbol Kulüplerine borcu nedeniyle Vergi ve SGK ödeme tebligatı alan, Karabük'te yaşanılan bu süreç başka yerlerde görülmüş değil.

Neden Karabük'te kulüp eski yöneticilerine bu ödeme tebligatları yazıldı?

İlgili kurum müdürleri neden böyle bir süreç başlattı?     

Bağlı bulundukları Bakanlıklardan yada Genel Müdürlüklerinde mi böyle bir talimat aldılar?

Talimat alsalardı, diğer şehirlerde ki futbol kulüp yöneticilerine de ödeme tebligatları giderdi.

Bu işin tetiklenmesine kim yada kimler veya neler yol açtı?

İlgili alacaklı devlet kurumlarının Karabük yetkilileri neden geri dönüşü olmayan bir süreç başlatılmasına sebep olan ödeme tebliğlerini gönderdiler?

Bu tebliğleri göndermeden önce, iktidar iradesinin Karabük temsilcileri ile istişare ettiler mi?

İktidarın Karabük  temsilcileri olan milletvekilleri ve il başkanına bu tebligatlar gönderilirken bilgi verilmediyse, bir siyasi zafiyet olarak görülmeli midir?

Rahmetli Mahir Acar gibi bu borç yükünü taşıyamayacak olası ikinci, üçüncü üzücü olaylar kapıda bekliyor.  

Bu işi tetikleyen "kulübün SGK prim ile vergi borçlarını eski yöneticilere tebliğ etmelisiniz" şeklinde ilgili kurum müdürlerine telkinlerde ve hatta başvuruda bulunanların olduğu iddia ediliyor.

Kimi iddialara göre; Kamil Güleç ve oğlu Çağrı Güleç'in, Yolbulanlar'ı sıkıntıya sokmak için kurum müdürlerine telkinlerde bulunduğu belirtiliyor.

Kimi iddialara göre ise; Mevcut kulüp başkanı Mehmet Yüksel'in kulüp borçlarından kurtulmak için ilgili kurum müdürlerine müracaat ettiği belirtiliyor.

Biz bu iddialara inanmak istemiyoruz.

Çünkü vebali çok fazla.

Ha şimdi ilgili kurum müdürlerine bir suçlama yapılabilir mi?

Hayır...

Çünkü görevlerini yapıyorlar.

İktidar iradesi ilgili kurum müdürlerine "siz bu süreci başlatmayın, sorumlusu biziz" mi dediler?

Hayır...

Öyle oldu, böyle oldu...

Şu yaşandı, bu yaşandı...

Ve Mahir Acar gibi Karabük'ün sevdiği bir sima kendisine gelen ödeme tebliğinin altından kalkamadı.

İnanın, Mahir Acar fecaati tekrar yaşanabilir.

Neden mi..?

Karabükspor yöneticiliği yapmış ve bu borç yükünün altına girip de, kalkamayacak daha çok isim var.

Milletvekili Cumhur Ünal "Borç ödemelerini durdurduk" diyor.

Durdurulan vergi ve SGK prim borçları yerinde duruyor ama.

Ödeme tebligatı alanlar, bu ödeme sorumluluklarından kurtulamıyorlar.

Ve daha da işin içinden çıkılmaz sorunları doğuyor.

Kısacası...

Bu soruna çözüm bulacaklar yine siyasi iradedir.

 
Editör: Haber Merkezi