MURAT ORHAN KARDEMİR YÖNETİMİNE AĞIR YÜKLENDİ


"HANİ KARDEMİR YÖNETİMİNİN ELİNDE %51 HİSSE VARDI. YALANLARI ORTAYA ÇIKTI"


"KARDEMİR YÖNETİMİ HAKSIZ REKABET VE ÖRTÜLÜ KAZANÇ'TAN HUKUK KISKACINA GİRDİ"


KARDEMİR YÖNETİMİNİ OLUŞTURAN ÜÇ AİLE, KARABÜKLÜ SANAYİCİLERİN UTANMADAN KADERLERİ İLE OYNUYORLAR"


 

krdm-gn.kurul-1

 

HABERİN VİDEOSU


 



 



Kardemir A.Ş. Olağan Üstü Genel Kurulu %25’lik hisse çoğunluğu sağlanamadığından 28 Mart Perşembe gününe ertelendi.

Kardemir Olağanüstü Genel Kuruluna Mutullah Yolbulan, Kamil Güleç’in katılmadığı gözlenirken, genel kurulun çoğunluk sağlanamayacağı nedeniyle erteleneceğinin önceden tahmin edildiği belirtiliyor.

Genel Kurulun ertelendiğine dair açıklama yapıldıktan sonra Karabük Özel Sektör Haddeciler Derneği Eski Başkanı ve Kaptan D.Ç. Grubu Müdürü Murat Orhan basın mensuplarına yine zehir zemberek açıklamalarda bulundu.

HANİ %51 HİSSE ELİNİZDEYDİ

Kardemir Yönetimini oluşturan Yolbulan, Yücel ve Güleç ailelerinin daha önce yaptığı bir açıklamaya dikkatleri çeken Murat Orhan, Kardemir hisselerinin %51’inin ellerinde olduklarına dair beyanlarda bulunduklarını hatırlattı.

Orhan “Bu gün Kardemir Olağanüstü Genel Kurulu Toplantısı için bir araya geldik. Bu toplantıda maalesef yeteri çoğunluk sağlanamadığı için ileri bir tarihe ertelendi. Ben sizlere bu açıklamayı yapma zorunluluğumu şöyle açıklamak istiyorum; Yakın geçmişte Kardemir Yönetim Kurulu Başkanı Mutullah Yolbulan’ın ve Sayın Kamil Güleç’in %51 hisse oranlarının kendilerinde olduğuna dair beyanatları vardı. Fakat şimdi görüldüğü gibi söyledikleri bu oranın ellerinde olmadığı açık ve net ortaya çıkmıştır. Bu gün hazurun cetveline yazılan hisse oranının %16 olduğu belirlenmiştir. Geçmişten beri gerek yerel basında, gerekse kamuoyuna karşı %51 hisse elimizde diyerek yanıltıcı açıklama yapılmıştır. Karabük’ün yavaş yavaş gerçekleri görmesi açısından bu açıklamayı zorunlu gördüm kendimde. Sizlerden de ricam Sayın Yolbulan’ın ve Sayın Güleç’in bu açıklamalarını arşivlerinizden çıkararak kamuoyuna sunmanızı isterim. Bu günde görüldüğü gibi %51 çoğunluğun katılımı ile yapılması gerektiği biliniyor fakat Türk Ticaret Kanunun 418. Maddesi ne göre bu tür şirketler hisse oranının %25 katılımı ile genel kurullarını yapabiliyor. Yani demek istediğim şudur. Kardemir’in 880 Milyon lot toplamda hissesi vardır. Bunun da %25’i 220 Milyon lot yapmaktadır. Eğer ellerinde bu gün %51’i bırakın, %25 hisseleri olsaydı bugün genel kurulu yapabileceklerdi. Bu genel kurulda toplam %16 hisse toplanılmıştır. Geçmişten bu yana söylemek istediğim şudur; Kardemir’in %11 toplam hissesi vardır bu üç ailenin ellerinde. %11 hisse ile Kardemir’in üretiminin %80’ini kendi şirketlerine aktardıklarını geçmişte de beyan ettim, şimdi de söylüyorum. Kardemir yöneticilerine buradan seslenmek istiyorum; Bu tür şeyleri yapmamıza gere yok, her kes gerçekleri kamuoyu ile paylaşsın. Bir de Kardemir Yönetim Kurulunu oluşturan arkadaşlarımız kesinlikle bir lot hisse bile alsa İMKB’ye bildirim yapmak zorundadır. Yani benim elimde 10 Milyon Lot var, bunun 5 Milyon lot hissesini göstereyim, geri kalanını göstermeyeyim deme şansı yoktur. Bu tür Genel kurullar hissedarların haklarını arama yerleridir. Ben de avukatlarımla bu nedenle genel kurula katılım yapmak istedim. Fakat baktık ki ‘elimizde %51 hisse var diyen bu üç aile %16 hisse ile tıkanıp kalmıştır.” Diye konuştu.

 

krdm-gn.kurul-2KARDEMİR YÖNETİMİ HUKUK KISKACINDA

Kardemir Yönetim Kurulunu oluşturan üç aile hakkında bazı davaların sona doğru yaklaşıldığını belirten Kaptan D.Ç. Grubu Müdürü Murat Orhan “Bir de kamuoyu ile Kardemir’in hukuksal sürecini paylaşmak istiyorum. Kardemir ile ilgili iki mahkeme bir savcılık soruşturması vardır. Bunlarla ilgili de yasaların bana müsaade ettiği çerçevede bazı açıklamalar yaparak, sorularınızı cevaplandırmak istiyorum. Birisinin İstanbul Kadıköy Mahkemesinde, haksız rekabet ile ilgili dava sürecimiz devam etmektedir. Kadıköy mahkemesinde gelinen süreç ise Kardemir’in ve şirket yönetiminin geriye dönük 5 yıllık ticari defterleri incelenmek üzere istenmiştir. Bu inceleme sonucu Kardemir yöneticilerinin haksız rekabeti nasıl yaptıkları ve ne kadar miktarda yaptıkları ortaya çıkacaktır. Bu inceleme ve mahkeme sonucunu da siz kamuoyu ile paylaşacağız.” Dedi.

 

krdm-gn.kurul-3KARABÜK MAHKEMELERİ DE SON AŞAMAYA GELDİ

Karabük Adliyesinde de devam eden Kardemir’de haksız rekabet ile ilgili davanın son aşamasına geldiğini belirten Orhan açıklamasını şöyle sürdürdü;

“Bir diğer mahkememiz Karabük Adliyesinde devam etmektedir. Türk Ticaret Kanunun 334. Ve 335. Maddeleri yani Kardemir’de yönetim kurulu üyeliği yapan kişilerin, Kardemir ile ticaret müsaadeleri alma konusudur. Geçmişte de söylemiştik, bu konuyla ilgili mahkeme Gazi Üniversitesi Hukukçularından ve öğretim üyesi görevlileri profesörlerden görüş istemiştir. Gelen bilirkişi raporunda da aynen şu söylenmektedir; Kardemir ile ticaret müsaadelerini Yolbulan ve Güleç aileleri kanunu arkadan dolanma yoluyla, hileli bir şekilde ticaret müsaadeleri alındığı saptanmıştır. Bu mahkemenin sonucuna da yaklaşmak üzereyiz. SPK’nın geçmişte konuşamadığım ve halen de hukuksal olarak konuşamayacağım bir denetleme raporu vardır. Fakat denetleme raporunun içeriğini açıklayamadığım gibi şahsi görüşüm haksız rekabet sonucu olan denetleme raporunu Karabük mahkemelerine de sunduk. Mahkeme de SPK’nın denetleme raporunu ve diğer belgeleri, haksız rekabet yapılmış mıdır, sorusuna cevap için yine Gazi Üniversitesi Hukuk Profesörlerine incelemek için göndermiştir.”

 

krdm-gn.kurul-4SAVCILIK SORUŞTURMALARI DA DEVAM EDİYOR

Karabük Cumhuriyet Savcılığında Kardemir’deki örtülü kazanç, haksız rekabet ve şirketi zarara uğratma iddiaları ile devam eden soruşturma ile ilgili de bazı açıklamalarda bulunan Murat Orhan “Bir de Karabük Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturması devam eden bir dosya daha vardır. Bu da yine Kardemir’de örtülü kazanç ve haksız rekabet ile ilgilidir. Ben şahsım ve şirketim adına bütün belge, bilgilerimi ve tanık listemizi sayın savcımıza verdim. Şuanda da beklediğimiz savcılığın soruşturmasının tamamlanması ve kararlarıdır. Tabi bu süreçte adalete güvencimizin tam olduğunu dile getirdik ve yine getiriyoruz. Adalet eninde sonunda tecelli edecektir, Karabük’ün ve sanayicisinin, nakliyecisinin, esnafının yenilen haklarının geri iade edileceğini çok emin olarak konuşuyorum artık.  Geçmişte biz yasal ve hukuksal bir süreci aslında istemedik. Biz Kardemir yönetimini oluşturanların arkadaşlarımızın uyarılarımızı dikkate almalarını istedik ama maalesef dikkate almadılar ve gelinen nokta maalesef Kardemir yöneticileri için işlemektedir. Hukuksal süreç bundan sonra nasıl devam etmesi gerekiyorsa, öyle devam edecektir.” Diye konuştu.

 

TANIKLARA BASKI YAPILIYOR

Murat Orhan Kardemir Genel Müdürünün soruşturma kapsamında tanık olarak ifade veren bir tanığa baskı yapıldığı iddiaları ile ilgili soruya da şöyle bir açıklama yaptı;

“Basından duyduğum kadarıyla, Karabük Cumhuriyet Savcılığında devam eden bir soruşturma için, sunduğumuz tanığımız dinlendikten önce ve sonra bazı şeyler yaşamış. Fakat aslında bu konunun muhatabı ben değilim. Kardemir Genel Müdürü Sayın Fadıl Demirel’dir. Fadıl Bey olsun, ben olayım sonuçta bir çalışanız. Ama ben bir hissedar olarak ta her şeye vakıf olmak zorundayım. Basından duyduğum kadarıyla Sayın Demirel tanığa, bu olayların Kardemir Yönetimini oluşturanlar ile Kaptan D.Ç. Grubu arasında bir problem olduğunu, tanığın Mutullah beyin kardeşi Ali İhsan Yolbulan’ın yanında çalıştığı, işinden olabileceğini, kız kardeşini Kardemir’e işe alabileceği gibi tekliflerde bulunmuş. Ben Sayın Fadıl beyden bunları duymadım, basından duyduklarımı dile getiriyorum.  En çok bizi rahatsız eden hukuka müdahil olunmaya çalışılmasıdır. Ben tanığımı sunarım, diğer tarafta delillerini ve tanıklarını sunar ve sonuçta yüce yargınındır karar ben bunu beklerim. Sayın Demirel’i ben bir cemaate mensup, dini bütün bir insan olarak bilmekteyim. Kendisinden de böyle bir şey varsa da, yoksa da bir açıklama yapacak kudreti beklerim.”

Orhan Karabük Cumhuriyet Savcılığında devam eden soruşturma ile ilgili daha tanık sunacaklarını da belirterek “Savcılıkta devam eden Kardemir ile ilgili soruşturma dosyasına sunacağımız daha tanıklarımız var. Dosya da müşteki konumdayım, belgelerimizi ve tanıklarımızı sunmaya devam edeceğiz. Yüce adaletin kestiği parmak acımaz diyorum bu saatten sonra.” Diye konuştu.

 

krdm-gn.kurul-5KARABÜKLÜ SANAYİCİNİN KADERİ İLE OYNUYORLAR

Kardemir yönetimini oluşturan üç ailenin ellerinde bulundurdukları %11 Kardemir hissesi ile Karabüklü sanayicinin kaderi ile oynadığını ifade ederek konuşmasını şu cümleler ile sonlandırdı;

“Karabük Haddeciler Derneği Başkanlığım sürecinde dernek olarak yaptığımız sanayici arkadaşlarımızla beraber SPK’nın da açıklayamadığım ama haksız rekabet sonucuna varıldığı rapordan sonra bizler bazı haddeciler ile birlikte imzalarımızı koyduk ve savcılığa şikayetçi olduk. Tabi bundan da Kardemir yönetimi rahatsız oldu. Dernekte bulunan bazı arkadaşlar ile Kardemir Yönetimi arasında bazı diyaloglar geçmiş. Bu kişiler ben değilim ve sonuç itibariyle dernek yönetiminden istifa etmişlerdir ve dernek yönetimi düşmüştür. Yeni gelen yönetime de yaptıklarımız ile ilgili bilgi verdim.

Ben bu mücadeleyi dernek yönetimi olarak ta yaptım, Kaptan D.Ç Grubunun Müdürlüğünü yaparak ta yaptım. Şu anda Kaptan Grubunda veya Dernekte olayım, olmayayım hiçbir zaman fark etmeyecektir. Ben bir lot ile gelir mücadelemi yaparım. Ben Karabük’ün öz evladıyım, haksızlık nerdeyse orada mücadelemi yaparım. Ben her zaman söylüyorum ellerinde bulundurdukları %11 hisse ile Karabük’ün sanayicisinin kaderi ile oynamasınlar. Bakıyorum Karabük’te haddeciler kütük süz yatarken, çalışamazken, Kardemir’deki bazı yönetim kurulu üyelerinin 400 km uzaklıktaki fabrikalarına buradan kütük demirler sevk edilmektedir. Bu sevkiyatlar yapılırken, şu Karabük’teki haddecilerin yüzüne nasıl bakıyorsunuz? Bunları bu şekilde yaparken, ben olsam utanırım. Ben de Karabük’teki haddecileri çalıştırmak için 600 km uzaklıktaki fabrikadan kütük taşımaya çalışıyorum. Kendi tesisine kütük yetmiyorsa, tesisini büyüt arkadaşım. Karabük’ün kaderi ile oynama diyorum."